Welcome to Our Website

Klasik Araba Müzesi Hâline Gelen Küba’da Neden Çok Fazla Eski Model Var? Sebebi Araba Tutkusu Değil!

Bunun cevabı bir araba sevdasından daha fazlası. Küba’nın karmaşık geçmişi ve ekonomik sınırlamaları ülkenin araba müzesi olmasının başlıca nedenleri.

Küba’nın ayrılmaz parçası hâline gelen rengarenk klasik arabaların ülkede nasıl var olduğunu ve sonra neden başka tür arabanın pek olmadığını merak edenleri içeriğin devamına alalım.

Küba’daki arabaların tarihi oldukça eskilere dayanıyor.

Küba, hiçbir zaman araba üreten ülkeler arasında olmadı ve bu ihtiyacı otomotiv ithalatından karşıladı. Küba-İspanyol-Amerikan Savaşı sırasında Küba’ya ilk araba ihracatı yapıldı ve 1898’de namı pek duyulmamış Fransız üreticisi tarafından Parisienne modeli araç geldi.

Parisienne 1898

1900’lerin başında ABD otomobil ve parçalarının en büyük ithalatçısı konumuna, Küba geçti. Dünyada kişi başına en fazla saraç sayısına sahip ülkeler arasında bulunan Küba’da Klasik Ford Model T’yi her yerde görmek mümkündü. Bu arabalar da ülkede “fotingo” yani “külüstür” ismi ile anılıyordu.

20. yüzyılın ilk yarısında ise ABD’de satışa sunulmayan arabalar Küba’da vardı. Çünkü Küba, Amerikan otomobil firmaları tarafından test pisti olarak kullanılıyordu. Ford’dan Chevrolet’e, Cadillac’tan Chrysler modellerine kadar birçok araba ülkede kendine yer buldu. 1956 yıllarında Küba’da 140 binden fazla araba vardı ve bunların yaklaşık 90 bini Havana sokaklarında geziyordu.

Eski dostlar düşman oldu, ithalat ve ihracata ambargo geldi.

ABD Başkanı Dwight D. Eisenhower ve Küba Lideri Fidel Castro

Küba Devrimi ile tüm kartlar baştan dağıtıldı. ABD ve Küba arasındaki ambargo ile otomobil de dahil olmak üzere her türlü ithalat ve ihracat yasaklandı. Hatta bu ambargo, modern tarihin en kalıcı ticari ambargosu olarak da kayıtlara geçti.

Ambargo, özellikle otomobil sahipleri için ciddi sıkıntılar doğurdu. Araba gelmemesi bir kenara onarım için parça bulmak artık imkânsızdı. Araç sahipleri için iki seçenek vardı. Ya parçaları kendileri bir şekilde onaracaklardı ya da arabalar garajda paslanmaya yüz tutacaktı.

Yaratıcılık devreye girdi ve klasik arabalarda restorasyonlar başladı.

Lada, Volgas ve Geely gibi diğer araçların parçalarından onarım çalışmaları başladı. Araç sahiplerinin başka şansı yoktu çünkü arabalarına ihtiyaçları vardı. Küba’da gördüğünüz arabaların birçoğunun rengarenk olması da aslında bu restorasyon çalışmalarının birer parçası. Çünkü tamirciler yamaları bir şekilde kapamak zorundaydı.

Âdeta bir sihirbaza dönen tamirciler, arabaları tamir etmek için farklı yöntemler denedi. Parçaları neredeyse sıfırdan yaptılar. Bazı arabaların motorları ise Toyota veya Mitsubishi motorları ile değişti. Eski dökme demir tesisat boruları da bozulan yerlerde yerini aldı.

Küba’daki eski Amerikan arabalarının %90’ında orijinal motorların sökülüp tamir edildiği veya başka model arabaların motorları ile değiştirildiği tahmin ediliyor.

Küba’da başka model arabaların pek olmamasının sebeplerinden biri de maliyet.

2016 yılında yabancı araba satın alma yasağı hafifletildi. Küba’ya yepyeni araçlar gelmesinin yolu açılmıştı ama bir sorun vardı. O da maliyet. İthalatın sıkı şekilde denetlenmesi, otomobil satışlarının hâlen devlet tekelinde olması araba fiyatlarının yüksek olmasının nedeni.

Amerikan olmayan arabaların fiyatlarının yaklaşık 40 bin dolar olması Kübalılar için yeni otomobilleri hayal hâline getiriyor. Bir doktorun ayda yaklaşık 70 dolar, avukatın 80 dolar ve iyi günündeki bir taksicinin 100 dolar kazanması eski arabaların tamir edilmesinden başka şans bırakmıyor.

Eski arabaların üzücü bir gerçeği daha var: Büyük bir çevre sorunu.

Düşük kalitedeki dizel ile eski motorların birleşimi şehirde çevre sorununa yol açıyor. Eski arabaların arkasından çıkan kara dizel egzoz bulutları ile her yer yanmış mazot kokusuna bürünüyor. Küba’daki birçok evde ve restoranda klima olmadığı göz önüne alındığında da bu dumandan kaçmanın maalesef ki yolu yok.

Küba’da kaç tane klasik araba var?

Küba’da 60 bin civarında klasik Amerikan arabası bulunuyor. Yarısının 1950’lerden, %25’inin 1940’lardan, diğer %25’inin ise 1930’lardan geldiği tahmin ediliyor. Yani Küba sokaklarında gördüğünüz her bir klasik Amerikan arabası aslında birer aile yadigârı.

Amerikalı otomobil tutkunları, bu yadigârlara sahip olabilmek için çok uğraşsa da Küba yasasına göre arabaların ülkeden çıkması yasak. Bir gün bu kural değiştiğinde eminiz ki klasik arabalar için çok yüksek miktarlar konuşulacaktır.

Küba’nın bilinmeyen diğer yönlerini merak edenler için:

Kaynaklar: Cambridge University Press, Independent, Diplomatic Times, NBC News

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir